tıkız

tıkız
1) твёрдый; жёсткий
2) густо́й; пло́тный

tıkız hamur — гу́сто заме́шанное те́сто

3) то́лстый, доро́дный, дебе́лый

Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Смотреть что такое "tıkız" в других словарях:

  • tıkız — sf. 1) Tıknaz İkisi de tıkız ve aynı boyda. H. Taner 2) Çok sıkıştırılmaktan veya çok sıkı doldurulmaktan katılaşmış, sıkı Bu yastık pek tıkız olmuş. 3) Yoğunluğu çok, katı Tıkız hamur …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tokmak gibi — tıkız etli …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • antiquisant — ● antiquisant, antiquisante adjectif et nom Se dit d un artiste, d une œuvre qui s inspirent de l Antiquité gréco romaine. ⇒ANTIQUISANT, ANTE, adj. et subst. BEAUX ARTS A. Emploi adj. Qui s inspire de l Antiquité gréco romaine ou la rappelle par… …   Encyclopédie Universelle

  • boyunsuz — sf. Boynu olmayan Başı omuzlarının arasına sanki boyunsuz yerleştirilmiş, tıkız bir köylü. A. İlhan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sıkı — sf. 1) Dar Sıkı bir kemer. 2) İyice sıkıştırılmış, doldurulmuş, tıkız, gevşek olmayan Sıkı bir denk. 3) Zorlu, güçlü ve etkili En sıkı ve katı bir merkeziyet sistemi, bugün diğer faaliyet merkezlerini bloke edebilir. B. Felek 4) Dikkatli, titiz… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tıkızlaşmak — nsz Tıkız duruma gelmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tıkızlık — is., ğı Tıkız olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tıknaz — sf. Şişmanca, toplu, kısa ve kalın yapılı, tıkız O yuvarlak ve dazlak kafalı, tıknaz bir adamdı. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tımtıkız — sf. Çok tıkız …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»